Sırça köşkü olmayan bir ülke olur mu? Onlar da bir sırça köşk yapmaya karar verdiler. Sırça Köşke ellerinde avuçlarındaki her şeyi yedirdiler. Sırça Köşk yükseldikçe onlar yoksullaştı. Ve bir gün geldi...
İşte geldi çattı bilmeceler zamanı
İster kendi kendine, ister arkadaşınla dinle!
Kulaktan kulağa, dilden dile
Sordukça eğlenirsiniz
Bilmeceler 5 ile...
Kırmızı burunlu bir palyaço
Siyah kuşaklı karateci
Cik cik öten kuşun sesi
Ne dersin, sence hangisi?
Tikutu'da yepyeni bilmeceler, cevapları sizi bekler! Hepinize iyi eğlenceler!
Bütün kış boyunca, bütün bitkiler toprak altında hazırlandılar. Ama kış bir türlü bitmiyordu. Çiçeklerin ecesi tembih etmişti; kış bitmeden kimse çıkmayacaktı yukarıya. Zavallı çiçekçik...Uydu ateş dikeninin sözlerine ve çıkarıverdi başını karların tam orta yerine.
Her bölümü teker teker
Onla vakit güzel geçer
Söylemeye kalkınca
İnsanın dili döner.
Söyleyemezsen bir daha dene
Yapamadım diye üzülme
Tekerlemeler zordur
Ama eğlencesi pek boldur.
İşte geldi Tekerlemeleeerrr!!!
Duyduk duymadık demeyin
Geliyor! Geliyor! Bilmeceler serisinin 3. bölümü geliyor!
Bir soru bir cevap bir soru
Tarak, küpe, muz, Anadolu
Her şey olabilir cevabı
İpucu sorunun içinde saklı
Duyduk duymadık demeyin, Bilmeceler-3 geldi...
Tane tane söylersen, tekerleme duyulur
Tek nefeste söylersen eğlenceye doyulur.
Döndür dilini, katıl bize, yuvarla ağzını,
Denemekten çekinme, tekerlemeler başladı!
Kırmızı Başlıklı Kız, ormana girince kurt ile karşılaştı.Hiç korkmuyormuş gibi davrandı. Kurt onu yolundan çevirmeye çalıştı ama başaramadı. Tam bu sırada avcı geldi, kurt soluğu büyükannenin evinde aldı. Şu avcıdan kurtulmak lazımdı ama nasıl? Büyükanne ile kurt bir plan yaptılar. Avcıya güzel bir oyun oynamaya karar verdiler.
Karga gün boyu çalışmış ve peyniri hak etmiş. Çıkmış bir dala, peynirini yemeye koyulmuş. Kurnaz bir tilki görmüş onu. "Ne de güzeldir senin sesin" diyerek, karganın şarkı söylemesini istemiş. Karga kanmış tilkiye; açınca ağzını, peynir düşmüş yere. Tilki bir güzel afiyetle yemiş peyniri. Ama karga, "bu iş böyle bitmez" demiş; gitmiş orman mahkemesine, çıkmışlar aslanın karşısına.
sonra ne mi olmuş?
Bir bilmece neler yapar, hiç düşündünüz mü?
Dilden dile dolaşır, kulaktan kulağa yayılır.
Bir gezgindir bilmece, ziyaret sırası sizde.
Bilmeceler Serisi-2 geldi, çalıyor kapınız,
Çok bekletmeyin derim, hemen tıklayınız.
Söylerken hızına yetişemeyeceğiniz, tekrar ederken gülmekten karnınızın ağrıyacağı "Tekerlemeler" serimiz sizlerle!
Bilmece bildirmece
Dil üstünde kaydırmaca
Ben sorarım sen cevaplarsın
Bilemezsen...
Cevabı bekler öğrenirsin
Hazırsan başlayalım,
Bilmeceleri ardı ardına sıralayalım.
Eski zamanlarda, iyiliği çok seven bir nine yaşardı. Bir de onun tam tersi, iyilik yapmaktan hiç hoşlanmayan bir nine vardı. Göğün en yüksek tepelerinde yaşayan ak koç ve kara koç da birlik olup, bu nineye bir ders vermeye karar verdiler. Bakalım nine için ne sürpriz hazırladılar.
Bir çıkrık ki her derde deva, bir çıkrık ki her zehre deva. Evrilip çevrildikçe istekleri yerine getirir, tüm dilekleri gerçekleştirir. Ama açgözlü, hileci bir insana rastlarsa ne söz dinler ne emir, kötülerin başına binbir derttir.
Yasemin endişeleniyordu. Çünkü en yakın arkadaşı Mine bir süredir çok üzgündü. Anne babası boşanacaktı. Mine bu karara saygı duymak istemiyor, öfkeleniyordu. Yasemin'in aklı sorularla doldu: Boşanma ne demekti? İnsanlar neden boşanırdı? Yoksa onun anne babası da boşanacak mıydı?
Yasemin eve gelirken kaybolmuş küçük bir köpek buluyor. Üşümüş ve aç olan küçük köpekçiği bir güzel ısıtıp, karnını doyuruyorlar. Ve küçük köpekçiğin özlemine kulak verip, evini bulmak için ailece yollara düşüyorlar.
Yasemin zamanının çoğunu tabletiyle geçiriyor. Anne ve babası da bu durumdan rahatsız oluyorlar ve ona seveceğini düşündükleri bir hediye veriyorlar. Bu hediyeyle birlikte Yasemin, çok sevdiği tabletinden, bir çok sesli tiyatro oyunu dinlemeye başlıyor.
Haftanın hangi günleri tatil, hangi günlerinde okula gidilir? Perşembeden sonra hangi gün gelir? Ya çarşambadan önce? Yasemin tüm bunları babasıyla beraber öğreniyor, planlarını da ona göre yapıyor.
Orman okulu’nda dersler başladı. İlk günden kaynaşan küçük hayvanlar bugün çok heyecanlı. Çünkü birazdan öğretmenleriyle birlikte taşıtları öğrenmek için şehri gezecekler…
Ormanda okul başladı; yeni dostlukların, yeni maceraların ve daha çok şey öğrenmenin zamanı geldi. Küçük sincaplar, tilkiler, kirpiler, ayılar ve tüm diğer hayvanlar heyecanla yola koyuldular. Bakalım ilk gün nasıl geçecek?
Kahramanımız Alaaddin, Yasemin’e aşık oluyor, Yasemin için maceradan maceraya koşuyor. Bu yolda kötü kalpli Cafer ile mücadele ediyor, lamba cininden yardım istiyor, zorlukları aşıp Yasemin’e kavuşuyor.
Hepinizin tanıdığı sabun ailesinin en mutlu üyesi Sabuncuk... Sabuncuk kim mi? Ne işe mi yarar? Yoksa sen daha tanışmadın mı Sabuncuk'la? Sabuncuğun köpükleri ve mis gibi kokusuyla?
Baharın gelişi, nehir kıyısında yaşayan dostlarımız Su Sıçanı’nı ve Köstebek’i çok mutlu etmişti. Ama savurgan Kara Kurbağası’nın başlarına nasıl çoraplar öreceğinden habersizdiler. Bu öyküde bizim kafadarların sürükleyici bir macerasına şahit olacaksınız.
Hayvanlara eziyet eden bir prensin, bir cadı tarafından cezalandırılması sonucu kurbağaya dönüştürülmesi. Sonrasında bir prensesin eline düşmesi ve eziyet görmesi. Kurbağaya dönüştürülen Prens ile Prenses büyüyü bozabilecekler mi?
Grimm kardeşlerin çok sevdiğiniz Rapunzel masalını bir de bizden dinleyin. Bu masalda herkes birbirine söz veriyor. İş söz vermekle kalsa iyi... Bir de o sözü tutmak gerekiyor. Ailesinin tutmadığı sözler yüzünden başı dertte olan yardımsever Rapunzel’in yolu talih kuşu Umay’la kesişiyor.
Dedektif Muşuk ve yardımcısı Gagali, gezegenlerin esrarengiz bir şekilde ortadan kaybolması üzerine harekete geçerler. Ancak onları büyük bir sürpriz beklemektedir.
Emek olmadan yemek olur mu hiç? Bu sorunun cevabı Çiftçi Tokses’in çiftliğinde, çalışkan tavuk Işıldak ve tembel dostlarının hikayesinde saklı.
Gerda ve Kay iki yakın arkadaştırlar. Günün birinde Kay ortadan kaybolunca Gerda onun izini sürer ve tüm oklar bir kişiyi göstermektedir : Çocukları uyutup kaçıran, ismi masallara konu olmuş Karlar Kraliçesi.
Kardan adam olur da kardan çocuk olmaz mı hiç?
Güzeller güzeli Kar tanesi, kardan olsa da hikayesiyle hepimizin yüreklerini ısıtıyor.
Yaşadıkları yerde rahatı bulamayan bir eşek, bir köpek, bir kedi ve bir horoz el ele verip Bremen'e doğru yola çıkıyorlar. Hikaye bu ya, haydutlarla yaşadıkları tehlikeli bir macera onları hayalini kurdukları yaşantıya kavuşturuyor.
Çirkin ördek yavrusu talihsizdi çünkü farklı olmayı kusur sayanların arasında doğdu. Çirkin ördek yavrusu ne yapsın, düştü yollara, kendi gibi çirkinlerin yaşadığı yeri bulmaya.
Bencil Dev Kermes, sahip olduğu güzellikleri paylaşmak istemiyordu. Baharın güzelliklerini yalnızca kendi yaşamak istiyordu. Öyle ki bahçesini en az onun kadar seven çocukları korkuttu ve bahçesinden kovdu. Hiç bitmeyecek kışın soğuğu böylece başlamış oldu.
Günün birinde dört mevsim, Toprak Ana'nın kapısını çalar. Hepsi de onunla birlikte yaşamayı ister. Ama dört kardeşin dördü de birbirinden farklıdır. Acaba içlerinden hangisi Toprak Ana'yla yaşamalıdır?
Bolluk içinde rahat bir yaşam sürmeyi kim istemez? Kahramanımız yoksul köylü de yoksulluktan kurtulup rahat bir yaşama kavuşmayı çok istiyordu. Köylünün kümesinde yaşayan tavuk onun bu haline üzülüp altından bir yumurta yumurtlayınca olanlar oldu.
Okumayı, öğrenmeyi, bildikçe güçlenmeyi çok seven Sindirella, annesi ölünce okulu bırakmak zorunda kalır. Sabahtan akşama dek babası ve abilerinin işleriyle uğraşır. Ancak Sindirella’yı bekleyen yalnızca kirli bulaşıklar değildir. Şifacı Yaşlı Kadın’la yolları kesişince Sindirella’nın önünde yepyeni bir geleceğin kapıları aralanır.